22 Aralık 2008 Pazartesi

Kayınvalidemin Fırında Kaşarlı Bonfilesi ve Limonlu Parfesi

Fırında Kaşarlı Bonfile

Malzemeler
8 parça bonfile
Yarım kutu mantar
4-5 orta boy domates
6-7 diş sarımsak
Yarım demet maydonoz
1 tatlı kaşığı salça
Kaşar dilimleri
Tuz, karabiber

Fırın tepsisine yanlardan fazlaca artırarak (üstünü kaplayacak kadar) alüminyum folyoyu yayın. Çiğ bonfileleri tek sıra halinde folyonun üzerine yerleştirin.
Domatesin kabuklarını soyup küçük küçük doğrayın. Mantarların saplarını ayıklayıp yıkamadan ıslak bezle silin. Kararmaması için az limonlu suda biraz bekletin. Maydonozları kıyın. Sarımsakları ince ince doğrayın. Kaşar hariç tüm malzemeyi suyu çok az kalana kadar ocakta pişirin. Pişen sosu ılınınca bonfilelerin üzerine yayın. Kaşar dilimlerini en üste koyup folyoyu üzerine sıkıca kapatın. 180-200 derecede ısıtılmış fırında 25 dakika pişirin.


Limonlu Parfe

Malzemeler
4 yumurtanın beyazı
1 tutam tuz
İki limonun suyu (Arzuya göre üç limon da olabilir.)
Limon kabuğu rendesi
2 kutu krema (Tercihan Tikveşli marka)
1 su bardağı pudra şekeri
Küçük çikolata taneleri (Chocolate drops)

Yumurta aklarını mikserle 1 tutam tuz ilave ederek kar haline gelene kadar iyice çırpın. Diğer bir kaba 2 kutu kremayı koyup pudra şekeri ilavesiyle çırparak tadlandırın. Kremayı bir spatula ile kar haline getirdiğiniz yumurta aklarına ilave ederek yavaşça karıştırın. Çok sulu ise iki limonun suyunu limonlar sulu değil ise limonun suyunu, limon kabuğu rendesini ve küçük çikolata tanelerini karışıma ekleyin. İçine naylon torba kapladığınız kalıba karışımı boşaltın. Derin dondurucuda bir gece bekletin. Ertesi gün servisten kısa bir süre önce ters çevirip kalıptan çıkartın ve üzerini çikolata taneleri veya çikolata sosu ile süsleyerek servis yapın. Afiyet olsun, Pınar

9 Aralık 2008 Salı

Davet Menüsü - 4: Geleneksel Bayram Yemeğimiz


Her sene bayramlarda ailece bir araya gelir güzel bir sofrada bayram yemeği yer, hepimiz evli barklı olsak da kayınvalidemin herbirimiz için hazırladığı bayram hediyelerini büyük bir hevesle açarız. Son birkaç senedir bazı sağlık sorunları nedeniyle bu bayram yemeklerini dışarda organize etmek zorunda kalmıştık. Ancak bu sene Arda'nın da aileye katılması ve artık kendisinin küçük bir atom karınca olması nedeniyle bu bayramı yine eskisi gibi kayınvalidemlerde onun hazırladığı nefis yemeklerle kutladık. Kayınvalidemin 4 günlük hazırlığı işte bu seneki Kurban Bayramı yemeğimiz için oldu.

Arda evdeki şenliğe katılmak için uyumamakta direnip, gözleri tavşan gibi kıpkırmızı olmasına rağmen küçük poposunu sallaya sallaya yerde emekledikçe babanesinin ve dedesinin 4 günlük yorgunluklarından eser kalmadı tabii..

Kayınvalidemin Bayram Yemeği Menüsü
Zeytinyağlı Enginar
Zeytinyağlı Yaprak Sarma
Mayonezli Havuç Salatası
Peynirli ve Patatesli Sigara Böreği

Fırında Mantarlı Bonfile
Patates Püresi
Etli Yaprak Sarma (Genel istek üzerine yapılmıştır:-)

Limonlu Parfe
Panna Cotta

Tüm yemeklerin lezzeti harikaydı. Ancak ben bir sonraki yazımda mantarlı bonfilenin ve limonlu parfenin tariflerini vereceğim. Zira her ikisinin de hazırlaması son derece kolay olmasına rağmen sunumu ve lezzeti harika oluyor. Mantarlı bonfile alüminyum folyo içerisinde pişiriliyor ve servisi çok kolay oluyor. Parfe ise hem çok hafif hem de pratik. Hepinize iyi bayramlar diliyorum. Sevgiler, Pınar

27 Kasım 2008 Perşembe

Küçük Evin Mutfağı'na Dönüş

Oğlumuz Arda'nın doğumu ile beraber işten ayrılıp onun bakımını üstlenmem ve ev hayatına alışmam bir hayli zaman aldı.
Bu sürede ev işlerinin çocuk bakımı ile birleştiğinde ne kadar zor olduğunu ve aslında çalışmanın çok daha kolay olduğunu fark ettim.
Ancak her geçen an, her geçen gün, tüm yorgunluğuma rağmen doğru bir karar verdiğime inancım artıyor. Oğlumun gelişiminde onun yanında olmamın ona kazandırdıklarına büyüdükçe daha net bir şekilde tanık oluyorum. İnanın tüm yorgunluğuma değiyor.
Aslında işin bir de keyifli yanı var. Arkadaşlarımla keyifli sabah kahvaltıları yapıyor, akşam üstü ayak üstü bir arkadaşla kahve sohbetinde kıkırdaşıyor, bazen de Arda'yı uyutup tek başıma bir çay keyfi yapıyorum. Böyle örnekleri artırmak mümkün.
Artık ev hayatına alıştıkça daha fazla arkadaşımı kahvaltıya, çaya veya akşam yemeğine davet edebilecek kadar organize olabiliyorum. Yardımcımız Dilek halen haftanın 2 günü bizde. Ev temizliğini ve ütüyü benim üstümden o alıyor. Ben de hem Arda ile ilgilenebilecek hem de arkadaşlarımla olabilecek zamanı organize edebiliyorum.
Küçük Evin Mutfağı'nı ne kadar ihmal ettiğimin de farkındayım. İnanın pek çok defa resim çekmeyi unuttuğum için, çoğunlukla da bir türlü zamanımı ayarlayamadığım için ihmal ettim. Ancak Arda ilk yaşını doldurmadan geri döneceğime dair koyduğum hedefi artık gerçekleştirebiliyorum.

Geçen hafta kahvaltıya gelen arkadaşlarım için hazırladığım sofranın resimlerini Küçük Evin Mutfağı için acele acele çekmiştim. Masanın fotoğraflarını çekerken kahvaltılıkların tamamı henüz masaya getirilmemişti. Çay servisi ve yaptığım sosisli krepler de bu karelerde yer alamadılar ama Küçük Evin Mutfağı'ndaki bu uzun molanın ardından güzel bir kahvaltı sofrasıyla geri dönmenin keyifli olacağını düşündüm. Hepinize tekrar merhaba... Pınar

1 Şubat 2008 Cuma

Arda ile yeni bir hayat...


Bir boş vakit daha... Hemen yazmalıyım vakit kaybetmeden. Sonra yapacak başka işler var aklımda. Hazır Arda uyuyorken...

Yarın kısmetse oğlumuzun kırkı doluyor. İster inanın ister inanmayın bir hikmet var bu kırk günde. Ben şahsen kendimi daha iyi, hatta daha doğrusu daha aklı selim hissediyorum.
Günler artık daha az kaos, daha fazla kontrollü geçiyor. Arda ise sanki daha bir alıştı bu dünyaya.

Son iki gündür evde mutfağa da giriyor, yardımcımız Dilek'in de desteği ile yemekleri ben yapmaya çalışıyorum. Hala aynı fikirdeyim. Bence mutfak hala benim için bir mabet. Mutfağa girdiğimden midir, yoksa dün sevgili arkadaşım Ayten'in beni kendime gelmem için sirkelemesinden midir nedir hayatım daha bir normale döndü sanki. Sanırım ikisinin de etkisi var. Kendi evimde misafir gibi olmaya ancak bu kadar dayanabildim. Mutfağıma girebiliyorsam kontrolü ele almaya başladım gibi geliyor bana.

Bu arada neler pişirdim kısaca yazayım. Bu yemekleri arkadaşım Dilek'ten esinlendim. Geçen gün Arda ile misafir olduk Dilek'e. Sağolsun bizim için pek çok hazırlık yapmış. Çok beceriklidir, nefis yemekler yapar. Hele bir tavuk salatası yapmış ki ilk fırsatta deneyip size de tarifini vereceğim.

İlk olarak et suyuna mercimek çorbası yaptım. Bir kaseden biraz dahaz az kırmızı mercimeği yıkadım, düdüklüye koydum. İçine küçük bir kereviz, küçük bir havuç, küçük bir soğan ve patates koydum. Bir kaserolde 3 kaşık unu yağda çevirdim. Un sararmadan ateşten aldım, et suyu ile seyreltip düdüklüye ilave ettim. Tuz karabiber ve tefal düdüklüde 2. kademede 4 dakika. Hepsi pişince blendırdan geçirdim çorbayı. Rengi bembeyaz kıvamlı ve çok lezzetli bir çorba oldu.

Salçalı antrikot yaptım. Mantar olsa ilave edcektim ama yoktu evde bu sefer. Siz yaparsanız soğanları çevirirken mantarları da ilave edersiniz. Etleri bir miktar fındık yağı ve tereyağ karışımında kızartıp ayrı bir tencereye aldım. Kalan yağa incecik kıyılmış soğanları ve sivri biberleri ilave ettim. 2-3 kaşık salçayı sıcak su ile seyreltip soğanlara kattım. Biraz ateşte karıştırıp 1-2 bardak su, tuz karabiber ve 2-3 adet defne yaprağı ilavesiyle sosu hazırladım. Bu sosu kızarmış etlerin üzerinde döküp etleri kısık ateşte yarım saat pişirdim.

Pilavsız olmaz dedim. Bir de yanına sade pilav yaptım.
Şimdi yine gitmem lazım. İlk fırsatta yine buradayım; mutfakta... Sevgilerimle Pınar

21 Ocak 2008 Pazartesi

Küçük Ev'de Bir Küçük Adam!


A tisket, a tasket,
A new baby in our basket
Ten fingers, ten toes...
And a cute button nose



Uzun zamandır Küçük Evin Mutfağı'na giremedim ama inanın geçerli bir sebebim vardı:-))

Ailemizin yeni üyesi 24 Aralık 2007'de dünyaya gözlerini açtı. İlk günlerin ne kadar yoğun geçtiğini tahmin edersiniz.

Küçük adam birazdan uyanmak üzere. O yüzden sizlere bu kısa notu yazıp kaçmam gerekiyor. Küçük Evimizde hayat bir hayli hızlandı. Çok yorucu, çok uykusuzum ama inanın tüm bunlara fazlasıyla değer. En kısa zamanda sizlere Küçük Evimiz'den haberlerle geri döneceğim. Sevgilerimle... Pınar